SAĞLıK Haber Girişi : 19 Mart 2024 18:58

Dr. Çelikkaleli'nin Prostat Kanseri Yazısı

Dr. Çelikkaleli'nin Prostat Kanseri Yazısı
Prostat Kanseri'ne ilişkin bilinmeyen ve dikkat edilmesi gerekenleri Karslı hemşehrimiz Üroloji ve Androloji Uzmanı Op. Dr. Ferhat Çelikkaleli, sizler için kaleme aldı.

Dr. Çelikkaleli'nin Prostat Kanseri Yazısı

Prostat Kanseri'ne ilişkin bilinmeyen ve dikkat edilmesi gerekenleri Karslı hemşehrimiz Üroloji ve Androloji Uzmanı Op. Dr. Ferhat Çelikkaleli, sizler için kaleme aldı.

Prostat kanseri nedir?

Prostat bezi dokusunu oluşturan hücrelerin kontrolsüz ve anormal şekilde çoğalması sonucu gelişen kötü huylu tümöral oluşumdur.

Prostat kanseri belirtileri nelerdir?

Prostat kanserinin tipik erken belirtileri yoktur. Kendini ilerlemiş dönemde ki şikayetlerle belli etmektedir. Bu aşamaya gelindiğinde ise kişinin bu hastalıktan kurtulma olanağı mümkün olmayabilmektedir. Bu sebepten henüz hastalığın prostat içinde sınırlı iken, yani klinik hiçbir bulgu vermediği erken dönemde tespit edilmesi oldukça önem taşmaktadır. Erkeklerin hiçbir şikayeti olmasa bile 50 yaşından sonra yılda bir kez prostat muayenesi için üroloji doktoruna başvurmasını sağlamak ancak bu hastalığa farkındalık oluşturmakla mümkündür.

Prostat kanseri tanısı nasıl konulur?

Prostatın makattan parmakla muayenesi ve prostattan salgılanan kana belli miktarda geçen PSA dediğimiz bir proteinin kandaki düzeyinin ölçülmesi tanıda ilk basamağı oluşturan yöntemlerdir. PSA düzeyinin düşük olması mutlak kanser olmadığı anlamına gelmezken, yüksek olması da kanser olduğu anlamına gelmemektedir. Fakat bu iki muayene metodunda prostatta kanser şüphesi uyandıracak bulgular tespit edilirse multiparametrik prostat MRI dediğimiz görüntüleme yöntemi ile prostatın tümünü şüpheli lezyonlar açısından görüntülemek veya prostat biyopsisi ile doku örneklemesi yapmak gerekebilmektedir.

Prostat kanseri tedavi yöntemleri nelerdir?

Prostat kanserinde tedavi seçimi, hastanın yaşının ve genel sağlık durumunun yanı sıra tümörün patolojik özelliklerinin (evre, derece v.b.) de değerlendirilmesiyle yapılmaktadır. Prostat kanseri tedavisinde uygulanan tedavi yöntemleri şu başlıklar altında sıralanabilir;

Cerrahi Tedavi (Radikal Prostatektomi)

Fokal Tedaviler (HIFU, Nano-knife v.b.)

Işın Tedavisi (Radyoterapi)

Hormon Tedavisi

İlaç Tedavisi (Kemoterapi, Hedefe Yönelik Tedaviler)

İzlem (Aktif İzlem veya Bekle Gör)

Cerrahi tedavi yöntemi olan Radikal prostatektomi ameliyatı, prostatın tümüyle çıkarılması işlemidir. Yayılım yapmamış hastalıkta tedavi yöntemleri arasında en etkin olanıdır. Radikal prostatektomi ameliyatı olan hastaların 10 yıllık sağkalım oranları %90’ın üzerindedir. Bu nedenle tüm tedavi yöntemleri arasında en çok tercih edileni radikal prostatektomidir.

Prostat dokusunun yerleşim yeri idrar tutmayı sağlayan yapılara ve cinsel işlevleri sağlayan sinirlere çok yakındır. Bu nedenle ameliyat sırasında cinsel işlevleri sağlayan sinirlerin korunması ve idrar tutmayı sağlayan yapılara zarar verilmemesi önem arz etmektedir.

Bu ameliyat göbek altı yaklaşık 10 cm’lik bir kesiden açık olarak ya da laparoskopik ve robotik cerrahi teknikler ile yapılabilmektedir. Yapılan geniş serili çalışmalar onkolojik sonuçlar açısından açık, robotik ve laparoskopik teknikler arasında fark olmadığını göstermektedir. Daha küçük kesi ve daha az kan kaybı robotik cerrahinin açık cerrahiye göre sağlamış olduğu avantajlardır. Her teknikle uygulanabilecek mesane boynu ve üretra koruyucu teknikler ile idrar tutma mekanizması daha iyi korunabilmekte, sinir koruyucu tekniklerle ise cinsel fonksiyonlar daha iyi korunabilmektedir.

Prostat kanserinde erken teşhisin önemi nedir?

Prostat kanseri, Amerikan Kanser Derneği verilerine göre batılı ülkelerde erkeklerde en sık izlenen kanser türüdür. Yaşamı boyunca her 6 erkekten 1’i prostat kanserine yakalanmaktadır. Prostat kanseri tüm kanser vakalarının yaklaşık dörtte birlik kısmını oluşturmaktadır. Ülkemizde de erkeklerde akciğer kanseriyle birlikte en sık izlenen kanser türlerinden birini oluşturmaktadır.

Son çalışmalarda bir erkeğin yaşam boyu prostat kanserine yakalanma riskinin %15-20 arasında olmasına karşın bu hastalığa bağlı ölüm riskinin %3 civarında olduğu rapor edilmektedir.